30 Kasım 2015 Pazartesi

Muğla'da Hortum




































Merhaba arkadaşlar.
Biraz gecikmiş bir yazı olacak ama, dünden beri elim yazmaya bir türlü değmedi. Dün sabah kalktığımda, sabah haberlerinde Muğla'da hortum ağaçları filan devirdi deyince, Allah biliyor ya kıyı kesimlerde sandım. Bir de duydum ki bizim Düğerek'te olmuş. Televizyonda görünce inanamadım. Hemen eşimi kaldırdım ve doğru Düğerek' e gittik.  Aman Allahım gözlerime inanamadım. Bu nasıl bir felaketti. 30 saniye sürdü dedi yaşayanlar. Ya daha fazla devam etse ne olurdu bilmiyorum artık.  Elektirik direklerini kökünden sökmüş, koca ağaçları kökünden sökmüş devirmiş, çatıları, bahçeleri uçurmuş, arabaları talan etmiş. Mezarlık harap olmuştu. Sökülen ağaçlar mezarların üstüne devrilmişti. Herkes üzgün, herkes telaş içindeydi. Şükür ki can kaybı yoktu. Allahım senin varlığından şüphe edenler, şu ağaçların köklerine baksında, hangi bir güçle 30 saniye gibi kısa bir sürede böyle köklerini söküp atacaklar düşünsünler.



28 Kasım 2015 Cumartesi

Karanfilli Muğla Kurabiyesi






























Karanfilli Muğla Kurabiyesi

Malzemeler:
3 adet yumurta ( birinin sarısı üstüne )
2 su bardağı şeker
1.5 su bardağı yoğurt
1/2 su bardağı zeytinyağ
1/2 su bardağı ayçiçek yağı
1 tatlı kaşığı karanfil ( havanda iyice dövülüp, un gibi olacak )
6-7 su bardağı un
2 paket kabartma tozu

Yoğurma kabının içine önce yumurtaları kıralım. Şekeri ve yoğurdu ekleyip kaşıkla iyice çırpalım, krema gibi olsun. Daha sonra yağını ekleyelim ve hepsini iyice karıştıralım. Sıvı malzemeler karışınca içine ununu ve kabartma tozunu ekleyelim. Unu azar azar ekleyerek yoğurmaya başlayalım. Hamurumuz kıvam almaya başlayınca içine dövülmüş karanfili ekleyelim ve karanfili hamura iyice yedirelim. Hamurumuz diğer kurabiye hamurları gibi  tok bir hamur olmayacak, elimize yapışan bir hamur olacak. Yani ne kek kıvamında, ne de katı. Tepsiyi yağlayalım ve elimizi yağlayarak hamurdan mandalina büyüklüğünde hamurlar koparıp, ister yuvarlak, ister spiral, isterseniz saç örgüsü şeklinde şekiller vererek tepsiye dizelim. Üstüne yumurta sarısı sürüp, önceden ısıtılmış 180 derece fırında üstü kızarıncaya kadar pişirelim.

Bu kurabiye mübadeleden önce Muğla'da yaşayan Rumlara ait bir kurabiye tarifiymiş. Ben de bazı büyüklerimizden duymuştum ve duyunca hoşuma gitmişti. Aslında eski Muğla yemeklerini öğrenmeyi ve yapmayı çok istiyorum ama, onları bize aktarabilecek kişiler var mı bilmiyorum. Ben çocukluğumda bana anlatılan veya çocukken yediğim bazı yemekleri hatırlayabildiğimce yapmaya çalışıyorum.  Bu kurabiyede onlardan biri. Pişerken evinize mis gibi bir karanfil kokusu saracak inanın. Siz de değişik birşeyler yapmak istiyorsanız, deneyin derim. Elinizde bir bardak çay, mutfağınızda mis kokulu kurabiyeler eksik olmasın.  


24 Kasım 2015 Salı






























Ballı- Biberiyeli Tavuk Kanatları

Malzemeler:
1 kg tavuk kanadı
1 adet soğan ( ince rendelenmiş )
1 büyük diş sarımsak
1 tutam biberiye ( ince ince kıyılmış )
1 tutam kuru kekik
1 yemek kaşığı salça
1 yemek kaşığı yoğurt
1 tatlı kaşığı karabiber
1/2 tatlı kaşığı kimyon
1 tatlı kaşığı bal
1/2 çay bardağı zeytinyağ
Tuz

Merhaba arkadaşlarım. Bugün sizlerle çok leziz bir tavuk yemeği paylaşacağım. Malzemeleri evimizde bulunabilen malzemelerden. Öyle çok olduğuna bakmayın, gözünüz korkmasın. Hadi yapalım.

Tavuk kanatlarını güzelce yıkayalım. Büyükçe bir kabın içine koyalım. Yukarıda saydığım malzemelerin hepsini tavukların üzerine boca ediyoruz. Malzemelerin hepsini elimizle güzelce karıştırıyoruz ve kabın ağzını kapatıp marine etmeye başlıyoruz. Ben derim ki bir gün sosun içinde kalınca çok güzel olur, ama sizin vaktiniz yoksa en az 5- 6 saat sosla birlikte marine olsun. Tavukla bal ne alâkâ demeyin. Bal içinde fark edilmeyecek bile ve nar gibi kızarmasına yardım edecek. Sosla birlikte bekleyen tavuğu fırın kabına koyup üstünü alüminyum folyo ile kapatıyoruz. 250 derece ısınmış fırında yarım saat pişiriyoruz. Sonra folyoyu alıp tavukların üstü kızarıncaya kadar 10- 15 dk kadar daha pişirip, fırını kapatıyoruz.

İşte bu kadar basit. Nefis ağızda eriyen tavuk kanatları hazır. Yanına güzel bir pilav ve salata ile akşam yemeğiniz hazır. Deneyin beğeneceksiniz canlarım. Mutfağınızda değişik tatlara yer verin. Yüzünüzden gülücük, sofranızdan bereket eksik olmasın.





























22 Kasım 2015 Pazar

Mevsimlerden Sonbahar






























Sonbahar

Ben sonbaharı çok severim. Sonbahar benim ayımdır. Hazanım, hüzünüm, gözyaşım, yağmurum, gönül yorgunluğum, serinliğim, yaprak dökümüm, ayrılıklarımdır.
Beni anlatır sonbahar, benim gibi arada kalmıştır. Yorgundur, olgundur, hüzünlüdür, sessizdir, gözü hep yaşlıdır. Benim umutlarımın yaprakları teker teker düşerken gönlümden, onunda yaprakları düşer birer birer. Her ne kadar ayaklar altında ezilse de yapraklarımız, gövdemiz dimdiktir. Gelen kışa, esen rüzgara, yağan yağmura, kara karşı dimdik.

Ve bu fotoğraflar güzel Muğla'mın sonbaharından sadece birkaç görüntü .Ömrümün tamamının geçtiği bu şehirin sonbaharı da muhteşem.



EN SEVDİĞİM MEVSİME GELDİK;
YAPRAKLAR SARARACAK,
GÖKGÜRÜLTÜLÜ YAĞMURLAR YAĞACAK.
SONBAHAR , HÜZÜNDÜR;
HÜZÜN İSE BEN DEMEKTİR.....


                     Özdemir Asaf

20 Kasım 2015 Cuma

Basit Yaş Pasta




































Basit Yaş Pasta

Malzemeler:
3 adet yumurta
3 fincan şeker
3 fincan un
1 paket kabartma tozu
1 paket vanilya
1 paket dr oetker çikolatalı cremole
1 paket dr oetker tatlı sos


Sevgili arkadaşlarım, bloğumu sessiz sessiz takip eden takipcilerim, canlarım bugün bloğum 1 yaşına girdi. İlk başlarda çok tereddüt ederek, çekinerek başladığım blog dünyasında henüz yeniyim ama, zamanla daha iyi olacağım inşallah. Bu arada bana bu bloğu açan ilk göz ağrım,canım oğlum Mehmet'e çok teşekkür ederim.Sizleri daha afilli bir pastayla karşılamak isterdim ama, çok kısa bir zaman önce büyük bir acı yaşadım biliyorsunuz. İnanın çok sevdiğim mutfak işleri bile bana acı veriyor artık. Çünkü ne pişirsem aklıma hemen babam geliyor, sanki hiç bizi bırakıp gitmemiş gibi, hemen bir parça da ona ayırmak istiyorum. Sonradan kafama dank ediyor, onun yokluğu. Neyse hadi pastamıza geçelim artık.

Bu pastanın keki benim en sevdiğim keklerden biridir. Süngerimsi, hafif bir kek. Klasik bir kek. Önce yumurtaları iyice çırpalım. İçine şekeri ekleyip beş dakika kadar mikserle çırpalım ve içine elenmiş un, kabartma tozu ve vanilyayı ekleyip karıştıralım. Kek hamurumuzu yağlanmış kek kalıbına döküp önceden ısıtılmış 175 derece fırında yaklaşık 20-25 dk pişirelim.

Kekimiz soğurken bir yandan sosunu hazırlayalım. Siz istediğiniz pasta kremasından hazırlayabilirsiniz. Ben cremole hazırladım. Üst sosu için dr oetker' in tatlı sosunu kullandım. Kek soğuduktan sonra ortadan ikiye kesip cremoleyi sürdüm, üstüne diğer yarısını kapattım ve çikolatalı tatlı sosu en üstünden döktüm, hindistan cevizi ile süsledim.

Bugün taziyeye gelen misafirlerim vardı, onlara da ikram ettim. Kekin ne olduğunu merak ettiler. Bisküviyle, kek karışımı birşey olmuş dediler, çok beğendiler. Bakalım siz de beğenecekmisiniz ?

Bu arada şu an itibariyle 10078 kez görüntülenmiş bloğum. Sizlere çok teşekkür ediyorum. Hepinizi çok seviyorum....
















































































14 Kasım 2015 Cumartesi

BABAM






























BABAM


Artık sana bir şey demiyorum babam. Diyemiyorum. Sen çocuk ruhlu, yufka yürekli, biraz huysuz, biraz aksi, almayı değil vermeyi seven, evini herkese açan, sofrasında herkesi ağırlayan, ekmeğini emeğinden kazanan, aç sa bile tokum diyen, kimsenin lafına sözüne karışmayan, kızlarına kıyamayan, torunlarına doyamayan, benim dağım, dayanağım, bizi bırakıp nereye gittin böyle.

Hayatı çok ağır yaşadın babam, ama bize hep şaka yaptın. Ellerimizle götürdüğümüz hastaneden, böyle çıkarıp gelmek istemezdim seni. Bizi içeriye almadıkları o kapının ardından sen canınla uğraşırken, biz hep bir ümit senin yaşamanı diledik. Sen gittiğin yerlerde yatamazdın babam, hep evini isterdin. Oralarda da yatamaz, evini ister dedim ama olmadı. Çıkmadın oralardan, çıkamadın. Bu sefer ki şakan bana çok ağır geldi babam. 

Hakkını helal et canım babam...........

8 Kasım 2015 Pazar

Kahvaltı Pizzası




































Pazar Pizzası

Malzemeler:
Evdeki bayat ekmekler
Sucuk, sosis
Domates, biber
Yumurta
Tuz karabiber
Peynir , kaşar peyniri  
Evdeki bayat ekmekleri değerlendirmek adına bu pizzaları yaptım. Mutfakta israf iyi bir şey değil. Dolapta kalan peynirler, unutulan sucuklar, sosislerle güzel bir kahvaltılık hazırlayabiliriz.  Tarifini anlatmama gerek var mı bilmiyorum. Alttaki resimde görülüyor sanırım. Evinizde ne varsa küçük küçük doğrayıp, içine yumurta kırın ve tuzunu karabiberini ekleyin. Ekmek dilimlerini yağlayıp hazırladınız harçtan dilimlerin üzerine yerleştirin. İçinde illa sucuk, sosis olması gerekmiyor, sadece peynirli de çok güzel oluyor. Ekmek dilimlerini tepsiye yerleştirip, önceden ısıtılmış fırında peynirler eriyinceye kadar pişirin. Bu arada çayınızı demlemeyi unutmayın. Demlenmiş sıcacık bir çay ve pizzalarınızla  güzel bir kahvaltı edin.                                             




5 Kasım 2015 Perşembe

Tembel Kebabı






























Tembel Kebabı

Malzemeler:
4-5 adet orta boy patates
250 gr kıyma
1 adet soğan
2-3 diş sarımsak
Yoğurt
Kızartmak için sıvıyağ

Hani bazen canınız yemek yapmak istemez, işten çıkınca elli yere uğramışsındır, bacakların isyan ediyordur, kollarında derman kalmamıştır, yorgunsundur, kafanda bir sürü tilki dolaşıyordur. Ha birde öğlen arası eve gelmişsen akşam yemeği için plan yapmışsındır bu arada. Şunu yapıcam, bunu yapıcam diye. İnsan yemeği kafasında bitirdimi, o yemek olmuştur zaten. Amaaaa biraz önce dediğim gibi yorgunluktan eve canlı bir şekilde değil de, hayalet olarak girmişsen işler değişiyor. Bu yemekte hayalet hallerimin icatlarından biri işte.

Efendim anlatayım. Yine öyle depresyonlu günlerimin birinde eve geldim ve ben güya çökertme kebabı yapı ev halkına sürpriz yapacağım. Başladım patatesleri soymaya ve patatesleri rendeden geçirecekken bir de baktım ki, parmak parmak kesivermişim. Hadi olsun varsın dedim ve kızarttım. Etini jülyen jülyen doğrayıp ta güzelce pişireceğim ya, sıkı durun dondurucudan et yerine kıyma çıkartmışım. Herşey ters gidiyor sizin anlayacağınız. Kendime kızacağım ama kızamıyorum. Neden derseniz, doktorum sağolsun, kafam iyi onun sayesinde. Sakinim yani.  " Ölüm mü var bunun ucunda ya dedim " kendime. Kıymayı az bir yağla kavurdum, bir tane soğanıda yemeklik doğrayıp kıymayla güzelce pişirdim, tuzunu, karabiberini attım. Patateslerin üzerine sarımsaklı yoğurt döktüm, kavurduğum kıymayı da üstüne döktüm. Oldu bize çökertmenin uzaktan akrabası bir kebap. Ev halkına çaktırmadım yani. Geçenlerde televizyonda gördüm, denedim dedim.Tadını sorarsanız, güzeldi efendim. Ben adını tembel kebabı dedim. Siz de kendi icatlarınıza yeni isimler verebilirsiniz, keyifli oluyor.

2 Kasım 2015 Pazartesi

Armutlu Kup




































Armutlu Kup

Malzemeler:
4 adet orta boy armut
1/2 su bardağı şeker
1 çay kaşığı tarçın

Muhallebisi için:
1 litre süt
1 su bardağı şeker
2 yemek kaşığı mısır nişastası
3 yemek kaşığı un
1 paket vanilya
1 tutam tuz

1 adet kremşanti
1 su bardağı soğuk süt

Mevsim sonbahar. Yapraklar sararmaya başladı, yavaş yavaş kışa hazırlanıyor. Meyveler sebzelerde öyle. Yaz meyveleri yerini kış meyvelerine bırakıyor artık. Armut yazın en çok sevdiğimiz meyvelerdendir değil mi? Bugün ben meyveyle tatlıyı birleştirdim yine. Armutlu güzel bir kup yaptım, sizinle paylaşmak istedim.

İlkönce armutların kabuklarını soyalım ve rendeleyelim. Şekerle birlikte suyunu çekinceye kadar pişirelim.Ocaktan alınca içine tarçın atalım ve karıştıralım, soğumaya bırakalım.

Muhallebisi için, süt ve diğer malzemeleri soğukken çırpıcı ile karıştıralım. Karıştıra karıştıra pişirmeye başlayalım. Göz göz oluncaya kadar iyice pişirelim. Pişince içine vanilya atıp karıştıralım.

Soğuyan armutları kupların içine koyup alt tabanını oluşturalım. Armutların üstüne muhallebiyi pay edelim. Soğuduktan sonra buzdolabına koyalım iyice soğusun. Bu arada isterseniz kremşanti hazırlayıp, muhallebinin üstünü süsleyebilirsiniz veya kremşanti kullanmadan da servis edebilirsiniz. 

Üstte muhallebi, altta tarçınla armutun  nefis birleşimi. Meyveli muhallebiler bence çok faydalı. Hem hafif, hem leziz. Şerbetli tatlılar sevmeyenlere öneririm. Misafir sofralarınız için de hazırlayabileceğiniz, güzel bir tatlı olabilir.